Gebelikte hormonal değişiklikler sadece duygu durumunuzu değil, aynı zamanda yeme alışkanlıklarınızı da etkileyebilir. Bazı anne adayları gebeliğin ilk haftalarından itibaren aşırı iştah artışı yaşadıklarını söyler. Aklına sürekli farklı yiyeceklerin gelmesi veya gün boyu atıştırma isteği, vücudun büyümekte olan bebek için ekstra kalori ve besine ihtiyaç duymasından kaynaklanabilir. Özellikle karbonhidratlı ve tatlı yiyeceklere yönelmek, sıklıkla görülen durumlardan biridir. Ancak bu dönemde alınan kalorinin kalitesi çok daha önemlidir. Abur cubur yerine protein, lif ve vitamin bakımından zengin besinler tüketmek, sağlıklı kilo alımına destek verir.
Öte yandan bazı anne adayları ise tam tersi şekilde iştahsızlık yaşayabilir. Özellikle ilk üç ayda yoğun mide bulantıları ve kusmalar, besin tüketimini zorlaştırabilir. Sabah bulantıları olarak adlandırılan bu durum, günün ilerleyen saatlerinde de mide hassasiyeti şeklinde devam edebilir. Bu da anne adayının yemek görmek veya kokusunu duymak istememesi, hatta sevdiği yiyeceklerden bile tiksinmesi ile sonuçlanabilir. Kan şekerini dengede tutmak ve bebeğin gelişimi için düzenli beslenmek büyük önem taşıdığından, iştahsızlıkla karşılaşıldığında öğünleri küçültmek ve hafif atıştırmalıklara yönelmek yararlı olabilir. Kraker, hafif çorbalar, yoğurt veya meyve gibi sindirimi kolay besinler tercih edilebilir.
Aşerme de gebeliğin bir parçası olarak karşımıza çıkar. Kadınların normalde pek ilgisini çekmeyen ya da nadiren tükettikleri yiyeceklere karşı yoğun bir arzu duymaları söz konusu olabilir. Bazı durumlarda tatlı ve tuzlunun aynı anda istenmesi gibi alışılmadık kombinasyonlar ortaya çıkar. Aslında bu tür istekler, vücudun eksikliğini hissettiği bazı besin öğelerine duyulan ihtiyacı yansıtabilir. Ancak aşerme tamamen psikolojik ya da hormonal etkilerle de şekillenebilir. Önemli olan, bu istekleri yönetirken sağlıklı seçimler yapmaya özen göstermektir. Çok şekerli, yağlı veya işlenmiş gıdaların aşırı tüketimi, gebelik sürecinde önerilmez.
İştah artışı veya iştahsızlığın şiddeti her kadında farklı olabilir. Kimi anne adayları beslenme düzeninde köklü değişiklikler yapma ihtiyacı hissetmezken, kimileri bu dönemi ciddiye alarak kendi beslenme planını gözden geçirmelidir. Doktorunuz veya diyetisyeninizle görüşerek gebeliğe uygun bir beslenme programı oluşturabilirsiniz. Böylece hem vücudunuzun ihtiyacı olan makro ve mikro besin öğelerini dengeli şekilde alabilir, hem de bebeğinizin sağlıklı gelişimine katkıda bulunabilirsiniz.
Bu süreçte, ani kilo artışlarından ya da aşırı kilo kayıplarından kaçınmak için düzenli doktor kontrolleri önemlidir. Her muayenede tartılmak, hem anne adayının hem de bebeğin sağlık durumunu yakından takip etmek açısından faydalıdır. Ayrıca demir, folik asit, kalsiyum gibi gebelikte ekstra ihtiyaç duyulan minerallerin takviyesi de gerekli olabilir. Eğer iştahsızlık yaşıyor ve yeterli düzeyde beslenemiyorsanız, doktorunuzla durumu paylaşarak ek takviyeler almanız sağlanabilir.
